13 Aralık 2012 Perşembe

Hukuk sadece suçlunun mu yanındadır?

Bizim aileden hiçbir kişi bugüne kadar avukat- mahkeme vs ile hiç karşılamamıştı, nasip banaymış.
Şimdi objektif olarak size başıma gelenleri anlatayım.
Annemin hepi topu 1 evi var, bizimle yaşamaya başladığında bizde bu evi kiraya verelim ve kendi oturduğumuz kredi ödediğimiz evde yaşayalım dedik.
Annemin evi mevki olarak çok iyi bir yerde tam Minibüs Caddesi üstünde olmasına rağmen ve kira olarak gayet mütevazi bir meblağ olmasına rağmen tam 4 ay boş kaldı. Tam birisi geliyor, hop bir problem.Misal 3 kişi işyeri olması için belediyeye başvurdu. Aynı apartmanda tam 5 daire işyeri olmasına rağmen sıra bize gelince yangın merdiveni yok diye ruhsat verilmedi. Tabii ki tutacak kişiler vazgeçti. Neyse zor şer biri istedi. 1 kira depozit alındı. Ama kendimiz SALAKLIK derecesinde iyi niyetli olunca adamın ne TC Kimlik No'su ne işyeri adresi hiç sormadık, kontrata yazmadık.
İkinci dönemde 50 tl zam yapalım - ki TEFE'ye göre düşüktü bile- adam, "yok yıllık 50 tl bilmem ne kadar eder vs" dedi, sadece 20 tl zam yaptık. Üçüncü dönemde ben daha aramadan adam 30 tl zam yapmış kafadan, hadi dedim ses çıkarmayayım. Yani 3 dönem oturup sadece 50 tl zam yaptık.
İlk 2 sene düzenli ödeme yaptı, hatta bu yılın ilk 3 ayı ödeme yapmamış ama ben o kadar salağım ki, adama güvenip kontrol etmediğimden 3 ay sonra kiraların yatmadığını gördüm. Aradım, yok alacağı varmış onu alamamış vs vs 15 gün daha beni bekletti ve yatırdı. Daha sonraki her ay kiralar gecikti. Her ay noterden 70 tl verip ihtarname çekildi. İhtarnamede verilen 30 gün bitimine 2-3 gün kala kiralar yattı. Bu arada annemin evi 40 seneden eski olduğundan yıkım kararı alındı ancak müteait bulunamadı. Yani Eylülde kontrat bitti ve yenilenmeyeceği noterden yazı ile kiracıya bildirildi.
Adamda Eylül'den beri kirayı ödemiyor yani 4 aydır.  En son Kasım 19'u kesiiinnn dedi, ahanda Aralık 19'u geldi hala tık yok. Telefonları açmıyor, mesajlara cevap vermiyor. Koş peşinde dur.
Namuslu bir insan ne yapar? Avukata başvurur. Bende gittim avukata, vekalet verdim.
Efendim bu adamın TC Kimlik No'su olmadığından önce bir tebliğat yapılarak kontrata göre 1 yıllık kira bedeli istenirmiş. 30 gün içinde ödemezse daireyi boşaltması için başka dava açılırmış.
Avukata önce işlem ve masraflar için bir miktar ödedim. Tabii 1 yıllık kira bedeli davasının avukatlık ücreti mevzu bahis. Sizce 4 aylık kirayı ödemeyen adam 12 aylık kirayı hemde oturmadan öder mi? Tabii ödemeyecek, aptal olmadığı için 30 gün daha oturacak ve sonra tüyecek. Tabii avukatta ondan tahsil edemediği ücreti benden tahsil edecek. Ne oldu? Hem 5 kira alacağım hem de avukat ücreti bana girdi!!! Amiyane tabir ama olan bu! He, inşallah 30 gün sonra gider, yoksa gitmezse daireyi boşaltsın diye açılacak 2.davadan da benden ayrıca para talep edecekler.
Adam ne kaybetti? HİÇ! 5 ay bedavadan oturacak!
Ben ne kazandım? HİÇ! Haklıyım ama feci mağdurum!!! Ne anladım ben haktan hukuktan?
Demek ki neymiş? Böyle birşey başınıza gelirse MAFYA bulup adamı dövdürün! Bari içiniz soğur!
Avukata verilecek para da cebinize kalır!
Şimdi ben ne halt edeyim?
Adam muhtarlığa kayıt vermemiş, ordan da tc kimlik no'su öğrenemedim. Yani o no'yu bilmediğim için adamın kiraların üstüne yatmasını kabul etmem gerekiyormuş. Ben ne halt edeyim bilmiyorum! Bu iş bu kadar kolay mı? Niye o zaman biz geri zekalı gibi bina vergisi, kiradan elde ettiğimiz gelir vergisi vs ödüyoruz? Benim hiç hakkım yok mu? Hem haklı olup hem da mağdur olmamız şart mı?
Çok feci üzgün ve bezginim!!!!!!!
GÜNCELLEME : Bir tanıdık bulup arabasının plakasından adamın tc no'su bulundu ve avukata verildi. Avukat resmi yazı gönderdi ve 4 aylık kira hemen yattı. Avukat hizmet bedeli ve evrak bedeli olarak 2 kirayı aldı. Sonra adamın birikmiş 1 kira bedeli kadar apartman borcuna karşılık evi tutarken verdiği depozit apartmana ödendi ve adamın parası olmadığından avukat ücreti de ödemediği ve güya avukat tanıdık olduğundan 1 kira bedeli avukat parasını da biz ödedik ve elde sıfır ile k.ç üstü oturduk.....

8 yorum:

Adsız dedi ki...

geçmiş olsun ayşen abla çok sinir bozucu bir durum,çok haklısın.madem tc olmayınca dava nihayete ermeyecekse ne mana.Eşim hukukçu olmasına rağmen bazı davaların manasız zaman ve para kaybı olduğunu söyler.Allah her şeyin hayırlısıyla karşılaştırsın.
orası iş yeriyse faturası filan vardır,ticaret sicile kaydı vardır,ordan tc sini ister avukat istediği belgelere rahatlıkla ulaşır diye biliyorum.

Gülen Tezer dedi ki...

:( Canım benim çok geçmiş olsun. Bizim de kiracımızla gecikme gibi sorunlarımız oluyor ve ben çok üzülüyorum. Sırf bu nedenle evi satmaya karar verdik :(
Ayşen'cim, elektrik sizin üzerinize mi, değilse bile Tedaş'a gidip kiracı ile sorunluyuz ödenmemiş faturadan dolayı yükümlülük almak istemiyorum diye mutlaka dilekçe verin. Bu çok önemli çünkü daha bugün kiracısı kaçmış blogger bir abimizin evine kaçak eletrik kullandığı gerekçesiyle polis geldi ki abi verdiği bu türden bir dilekçeyi elektrik idaresinin avukatına göstererek kendini aklayabildi.
Hukuk böyle bir şey işte. Yapanın yanına kar kalıyor lafını hiç sevmem ama ne yazık ki durum böyle :(
Yani kiracı eğer kira ödemiyorsa hak hukukla uğraşmak yerine çünkü elde edebileceğin hiçbir şey yok ne yazık ki evi bir an önce boşaltmasını sağlayıp ödenmeyen ayların üzerine bir bardak su içmek. Ne yazık ki durum bu :(
Canım benim çok üzüldüm. Umarım en kısa zamanda çözersiniz. Mafya ise işte bu anda giriyor devreye; insan hukukla hakkını arar dururken ama biz ne yapıyoruz? Kesinlikle Mafya'ya gitmiyoruz.
Seni seviyorum canım benim, öpüyorum hepinizi. Derviş abime selam.

nurtenbegendi.blogspot.com dedi ki...

Kamunun vicdanı rahatsııııız, rahatsız. Salak gibi şunu yapmadık, bunu yapadık sözlerini duymak istemiyorum aslında. Çünkü bir kanun varsa "bilmiyordum" demek gibi bir hakkımız yokmuş. Kanun koyucu o kanunu koydu mu, seni de biliyorsun kabul ediyormuş. Önceki sene Afyon'da 6 eczacı, 1 personel olarak; başbakanlık genelgesi ve valilik oluruyla başka bir kurumda geçici olarak görevlendirildik. Bu, tüm Türkiye'de pek çok ilde yapılan bir görevlendirme idi. Ama görevlendirildiğimizde süre belirtilmediği için kurumlarımıza bir türlü geri dönemedik. Aslında çalıştığımız hastanelerden daha iyi bir ortamda çalışıyorduk ve mutluyduk. Ama görevin başlangıcından itibaren 3 ay kendi hastanelerimizden döner sermaye alıp (usül böyleymiş, sonrasında çalıştığı yeni kurumdan döner alınırmış), sonrasında bu kurumun döner sermaye diye bir ödenek kalemi olmadığından sade maaşa talim edince, tam 5 ay mağdur olduk. Yeni yıla girdikten sonra yine kendi kurumumuzun döner sermayesini 3 ay daha aldık ve nihayet hastanelerimize geri döndük. Bu esnada bir kaç avukatla görüştük, ilk önce geri dönebilmeyi denedik, olmazmış, göreve itiraz ancak ilk 60 günde yapılırmış, itiraz edilmezse görev kabul edilmiş olurmuş. Başbakana cumhurbaşkanına defalarca yazdık. Sonuç alamadık. Tamam bize döner vermiyorsunuz ama o kurumda bizimle aynı işi yapan kendi kadrolu eczacıları neden bizim 3,5 katımız maaş alıyorlardı? Adalet bu muydu? Bir görevlendirme yapıp görevlendirdiği insanların haklarını düşünmeyen bir sistemin içine tükürüyorum. Edep medep de bir yere kadar. İçimizde hakikaten sıkıntı çeken arkadaşlar oldu. Allaha şükür ev geçindirme telaşım yok ama ben bile kendimi para harcama konusunda acaip kıstım. Ben şimdi adalet duygusu örselenmiş biri olarak bu adalete nasıl güvenir ve saygı duyarım ki? Evsahibi - kiracı ilişkisi ise kronik bir meseledir. Gelip yine kanunu bilmek duvarına toslarsın. Ama mantık hatalı. Ta en baştan kiraya verirken kontrat bir standarda geçirilmeli. Yani bir bankaya para yatırdığında veya kredi çektiğinde nasıl standart hizmetler varsa, öyle bir şey düzenlenmeli, standart sorular ki esas iyi insanlar mağdur olmamalı. Şimdi ben kendi meslek kulvarımdan örnek vereyim: Doktora muayene oldun. Doktor "teşhisin hipertansyon, bir sürü ilaç var, aç prospektüslerini, oku, sana yarayanı iç" dese, eczacın ilaçları poşete doldurup tarif etmese, kafana göre ilaç kullansan ve yan etkileri, hatta geri dönülmezleri olsa; "Prospektüste yazıyordu" deme hakkı var mı bu sistemin. Bunlar baştan bilgilendirilir ki, sıkıntı olmasın, olursa da önlemine bakılsın. Hukukta da "biz kanunu koyduk bilseydiniz" denirse, ben de "o zaman avukata ne hacet var, hakime ne hacet" demez miyim? Allah düşürmesin vesselam. Ev yıkılacakmış ya, haber vermeyin de bu parazitin üstüne yıkılsın, bir tane asalak eksilmiş olur, tövbe tövebeee. Selamlar ve sevgiler.

İdil'li Hayat dedi ki...

Ebru'cum tc'sini bulduk ama adam derseki hiç param yok, üstüne su içeceğiz.. Hayırlısı. Peki hukuk niye var?

İdil'li Hayat dedi ki...

Vallahi birkaç evi olan ne yapıyor acaba? Biz 1 evle bu kadar perişan olduk.. Bizde öptük anacım.

İdil'li Hayat dedi ki...

Sevgili Nurten, hukuk-guguktan ağzı yanan biri olarak hani derler ya "bana damdan düşeni getirin, halimi o anlar" aynen bizde birbirimizi anlıyoruz mağdurlar olarak. Rabbim bizi haklıyken mazlum etmesin. Sevgi ve selamlar bizden de

Tuba Fıdıllıoğlu dedi ki...

Ben kendimi bildim bileli kiracıyım ve kiramı otomatik ödeme talimatıyla banka ödüyor. Borçlu olduğum bir kişiye beni aratıp borcumu ödemem gerektiğini hatırlatmak zorunda bırakacağıma, ek iş yaparım, o duruma düşmem. Allah yardımcınız olsun. 1 evi olup da kiraya verenler hep sıkıntı yaşıyor, yufka yürekli olduklarından. Birden fazla evi olanlar tecrübeli oldukları için gaddarlaşıyorlar ve hiç sorun yaşamıyorlar. Benim ailemin de yazlık evi kiraya veriyordu. Güya yani. Kiracı 1 yıl ödeme yapmadı, evden de çıkmadı. Bir avukat arkadaşa danıştım. Kapıya bir külhanbeyi dayanıp korkutacak. Yapabilecek hiç bir şeyiniz yok, dedi.

İdil'li Hayat dedi ki...

Ahhh pabucumun leydisi, herkes böyle değil maalesef. Olayın devamı ise güncellemede yazdığım gibi oldu ve sıfıra sıfır olduk.